Filistin’de Neler Oluyor?
İlk kıblemiz olan İslam aleminin 3. Büyük mescidinin olduğu Kudüs diyarı… ülke olarak atfedecek olursak Filistin’de neler oluyor?
3 semavi din olarak kabul edilen İslama, Hristiyanlık ve Museviliğin kutsal şehri olan
Kudüs şehri, İşgalci terörist İsrail’in saldırılarına tanıklık ediyor. Dünya üzerinde 1,5 milyar İslam aleminde en azından şuurlu Müslümanların gözü Kudüs’te Mescid-i Aksa ve Gazze’de olduğunu biliyoruz.
Son yaşanan gelişmeler üzerine İsrail’in bir Ramazan Ayı akşamı Mescid-i Aksa’da müslümanlar oruç açarken işgalcilerin oruç açanların üzerine ateş açması üzerine ortalık savaş yerine döndü. Müslümanlar ellerinde taşla nöbet tutarken ellerinde ne var ne yok silah yerine kullanıp İsrailli askerlerin üzerine saçtılar.
İşte bu vakitten sonra İsrail saldırılarını iyice arttırmaya başladı. Zaten Filistinlilerin arsalarına, evlerine, tarla ve bahçelerini hukuksuz bir şekilde el koyuyorlar ve yıkıyorlardı. Çünkü Siyonist yahudilere göre müslümanlar, onların kölesi ve istediği zaman öldürebildikleri ve öldürdükleri zaman da sevap saydıkları bir hareketti.
İsrail Terör Örgütü, 1948 yılında kurulduğundan beri artık Filistinlileri orada fazlalık görüyor ve o yıllardan beri Filistinlileri baskı altında tutuyorlar, istedikleri zaman özel hayatlarına karışabiliyorlar.
Gelinen noktada şu an İsrail, Gazze’ye bomba yağdırıyor. Filistin’in direniş gücü Hamas ise misilleme yapıp Tel Aviv başta olmak üzere çoğu şehirlere füze ve roket atışları gerçekleştiriyor. Fakat Hamas’ın gönderdiği füzelerin çoğu İsrail’in kurmuş olduğu Füze radar sistemi ile havada imha ediliyor 100 füzeden 5 -6 tanesi Tel Aviv’e düşüyor düşen roketlerde genelde yola veya park halindeki arabaların üzerine düşüyor.
Güncel haberleri Kudüs Son Dakika haberlerinden takip ediyoruz. Bize gelen bilgilere göre Gazze yoğun ateş altında, şu ana kadar Gazze’de 100 evin yanında Uluslararası medya kuruluşlarının olduğu bina birkaç sağlık merkezi bombalanmış vaziyettedir. Ayrıca Gazze’de Eş-Şifa hastanesine giden bütün yollar bombalanmış olup ambulanslar zor durumda kaldı. Gazze’den gönderilen füzelerle Al Şadod kentinde 100 yerleşim yeri bombalandı.
Her gün enkaz altından şehit olanlar, yaralananlar ve canlı olarak çıkarılanlar oluyor. Durum çok vahim! Bugün (16.05.2021) İslam İşbirliği Teşkilatı toplantı yapıyor ve sonuç olarak ellerinden gelen tek şeymiş gibi kınama bildirileri yayınlıyorlar. Özellikle, İsrail’in yeni kurulacak kenti olan Neon kenti için 700 milyon dolar yardım yaptığı bilinen Suudi Arabistan’ın kınaması ne kadar samimi! TBMM ortak kınama bildirisi yayınlıyor ama ortak bir şekilde İsrail’i koruduğu belirtilen Malatya’daki Kürecik Radar İstasyonu kapanmıyor. Müslümanlar olarak sesimizi ne kadar çıkarabildikte bu olanların önüne geçebildik?
Bugün Filistin’e askeri donanım olarak sadece İran ve Suriye’nin yardım ettiğini biliyoruz. Türkiye’de ve diğer ülkelerde ki toplanan yardımların ne kadarı ulaşıyor veya ulaşıyor mu onu bilemiyoruz?
Bugün Kudüs’e, Gazze’ye ve Filistin’e sahip çıkmazsak, merhum Necmettin Erbakan hocanın ifadesi ile; ‘’Eğer Allahu teala ebabillerini gönderecek olsa, İsraile değil, 1,5 milyar islam alemine gelir’’ sözü herşeyi apaçık anlatıyor.
Dünya üzerinde söz sahibi olan Siyonist Yahudilerin karşısında bir şuurlu Müslüman olarak nasıl durabiliriz ve diğer Müslümanları nasıl şuurlandırabiliriz?
90’lı yıllardan beri Ortadoğu kan gölüne çevrilmiş bir vaziyette, sürekli savaşlar, işgaller, çatışmalar derken insanlar birbirini yemekte ve dışardan edilen işgalci devletlerle kan gölü haline dönmüş durumdadır. İlk önce biz bu işgalci devletler kimdir ve ne yapmaktadır, niye böyle davranmaktadır? Önceden kısa bir tarihine bakmalı ve toplumun sosyolojik durumuna bakmalıyız. 2. Olarak halkın vereceği destek direk destekleyeceği birime engel varsa evleri harap olmuş sivil halka maddi ve manevi olarak yardım edilebilir. 3. Olarak sosyal medyadan paylaşımlar yapılarak İsrail karşıtlığını arttırmak çok önemli bir harekettir. Bazı Sivil Toplum kuruluşlarının yapmış olduğu Sosyal medya paylaşımlarını burada gösterebiliriz;
Resim 1’ de gösterilen fotoğraf Malatya’da Kürecik’te bulunan Radar İstasyonu’dur. Bu radar istasyonu İsrail’in hava sahasını koruduğu söylenmektedir. Bazı sivil toplum örgütlerininin bu istasyonu kapatma konusunda eylem yaptığını görüyoruz.
Resim 2’de gösterilen ise Filistin’in; İsrailli Siyonistlerin Filistin’i ele geçirdiği safhayı anlatan fotoğraftır. İsrail 1948’de devlet olarak kurulmuş olup ve bu duruma Filistinliler ‘’Felaket’’ anlamına gelen Nekbe denmiştir.
1799’da Fransa’nın Arap dünyasını işgali sırasında Napolyon Filistin’i Fransız koruması altında Yahudilere anavatan olarak sunan bir kanun yayınladı. Bu aynı zamanda bölgedeki Fransız varlığını sağlamanın da bir yoluydu. Napolyon’un Ortadoğu’da bir Yahudi devleti fikri o dönemde gerçekleşmedi ancak ortadan da kalkmadı. 19. yüzyılın sonlarında plan İngilizler tarafından yeniden gündeme getirildi.
Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılıp, Filistin’de İngiliz mandasının kurulmasından sonra, sömürgeci İngiliz güçler Filistin topraklarında Siyonist bir devlet yaratma planını uygulamaya başladı. Aynı dönemde Siyonist hareket sömürgeci güçler üzerinde Yahudilerin Filistin’e kitlesel göçünü desteklemeleri ve Siyonistlerin toprak talebini tanımaları yönünde lobi faaliyetleri yürütüyordu.
1917’de yayınlanan Balfour Deklarasyonu İngilizlerin Filistin’de ulusal bir Yahudi anayurdunu desteklediğini ilan ediyordu. Deklarasyon dönemin İngiliz Dışişleri Bakanı Arthur James Balfour’un İngiliz Siyonist hareketinin önderi Baron Rothschild’e yazdığı bir mektuptu. 1914 yılında Siyonist olan dönemin İngiliz başbakanı David Lloyd George da mektubun arkasında durdu. Mektupta İngiltere’nin bu amacın gerçekleşmesi için elinden gelen çabayı göstereceği belirtiliyordu. Siyonistler için bu açık bir zaferdi. Siyonistlerin Filistin’e İngiliz desteğiyle gerçekleşen akını Filistinlilerin sert direnciyle karşılaştı. Siyonist yerleşimler için Yahudilerin toprak satın almasıyla on binlerce Filistinli yerinden yurdundan edildi.1
Kaynakça
1https://interactive.aljazeera.com/ajt/palestineremix/al-nakba.html#/17